Mahmut Tolon

mahmut tolon population evolution articles books kitaplar makaleler

Müşkülüm Size Emanet

Evdeki kitapları toplarken bir iki not çıktı İngilizce bir kitabın içinden.  Birinde, annemin el yazısı ile: “Ya Allah ya Muhamet , Ya sabır ya selamet , müşkülüm size emanet “ diye yazılı. Herhalde annem kitabı okurken bu tabiri duymuş ve not etmiş.

Ben müşkülüm (yani engeller, çetin işler) ile daha epeyce uğraşıyorum ama gene de denk geldi. Bir başka kitabın içinden İhsan Sabri Çağlayangil’den bir matbu tebrik yazısı ve ıslak imzası çıktı – zarf açılmamıştı. Kızımın yazdığı bir mektup. Ara ara kitaplardan ayrılmak gerekiyor her ayrılışta farklı notlar, anılar. Ama yer açmak gerek. Her yazı, her kitap ta bazı fikirleri birilerine emanet etme gayreti değil mi aslında?

Ayrılamadığım kitaplardan biri de 1897 doğumlu Fritz Christiansen-Weniger Dört Alman Devletinde Vatandaş isimli otobiyografisi. Sevdiğim bir insan idi Prof. Christiansen- Weniger . Babamdan sekiz yaş büyük.. 1920 li yıllarda babam ile Breslau’da dost olmuşlar. Hitler başa geçince onunla mücadele. Sonra Atatürk-İnönü-Bayar devirlerinde beraber Tahirova’nın kuruluşunda falan çalışmışlar. Atatürk zamanında Ankara Ziraat Fakültesinin kuruluşunda çalışmış hoca. İkinci dünya savaşı sonrası Güney Amerika’da, ama yakın doğudaki tarım ile de ilgisi hep sürmüş.

Ben O’nun ile ve eşi ile, öğrenci iken, Kuzey Almanya da Danimarka’ya yakın Borbyhof isimli çiftliklerinde tanıştım. Orası babasından kalmış. Sonra oğlu Hans Ruhi ile ve yaşları bana daha yakın olan torunu Christian ve Petra ile arkadaş oldum. İkisi de tarımbilimde doktora yapıp Dr. Christiansen-Weniger oldular. Petra eski Borbyhof’da imiş. Christian da eski Doğu Almanya’da bir arazi satın alıp çiftçiliği orada sürdürüyor.

Oğlu FAO da Brezilya ve yanılmıyorsam Filipinlerde çalıştı baba uğraşına dönmeden önce. Sonra bana Dr. Christian Christiansen-Weniger o zaman dünyadaki en büyük erozyon kontrol projesi olan Karakum International Project’de yardım etti. Aşgabat’a beraber gittik. Sonra ben Türkmenbaşı denilen diktatörün eğitim ve görgü düzeyine ve projenin güvenilir bir şekilde sürdürülebileceğine güvenemediğim için projeyi iptal ettim. Türkmen Bilimler Akademisinde bir odam var idi. Geçmiş zaman.

Herhalde bir kaç sene sonra iki aile arasındaki dostluk 100 yılı geçecek. Dr. Petra Christiansen-Weniger ise baba ocağında kalmış. Doğal yollar ile hastalıklar ile mücadele laboratuarı haline getirmiş çiftliği bitki bitlerinin üremesi ve zararlılar ile başka böceklerle mücadele bilimi üzerine bir danışma merkezi kurmuş. İnternetten yaptıklarını görünce gurur duydum.

Onların Borbyhof yani kendi çiftlikleri içinde bir taş ocağında bol miktarda taş devrinden kalma sylex ok ve mızrak uçları vardı. Onları göstermişti. Komşu çiftlik de doğru hatırlıyorsam Romanoff ailesinin idi. Hani kanama hastalığı olan son Rus Çarı ailesi. İkisi ile de, dedelerinin kitabına göz atınca tekrar temas kurdum. İnsan günlük yaşam gailesinde neredeyse eski dostlukları unutuyor.

Müşkülüm deyince yüz sene evvel başlayan bir dostlukta iki ziraatçinin erozyon ile savaş ve modern sürdürülebilir tarım konusunda çalışmalarından yola çıkarak benim ve oğlumun bol okuyup alaylı olarak sürdürdüğümüz tarım ve onların Ziraat okuyup aktif sürdürdükleri tarımı  ve anıları gözden geçirdim. Epey bir mücadele ve kaç nesildir sürüyor. Sürdürebilir Tarımdaki müşkül.    Türk Alman dostluğundaki müşkül.   Bu tür bağlayıcı üst müşküller olmayınca yapış yapış aile içinde bağlar bu kadar uzun süremeyebiliyor.

Bizler sürdürmez isek kim sürdürecek? Bütün Almanlara “Nazi”, bütün Türklere “Kürt ve Ermeni düşmanı tembel sarmısaklılar” falan diyerek ilişkilerin gelişmeyeceği kesin.

Müşkülüm size emanet lafını sevdim. Bazen aktif çalışarak, bazen eski dostlukları tazeleyerek, molla kendini kolla diyerek, dersler çıkartıp paylaşarak devam.

December 8, 2017 - Posted by | Makaleler / Articles | , , , ,

2 Comments »

  1. Çok keyifle okudum…çok ilginç kızım.yüksek lisans tezini “Is food sovereignty a necessary and viable alternative to food security in the UK? olarak yaptı….tabii bu tūm ulkeler için geçerli ve bir hareket başlamış bu konuda bir çok ülkede…

    Liked by 1 person

    Comment by Mustafa Serpil Mersinoglu | December 10, 2017 | Reply

  2. Nasılsınız.. bu yazınızı ilgi ile okudum ve yorum yazdım ekte de tezin abstractini yolluyorum..en iyi dileklerimle Mustafa 

    Sent from my Samsung device

    Liked by 1 person

    Comment by m.mersinoglu | December 10, 2017 | Reply


Leave a reply to Mustafa Serpil Mersinoglu Cancel reply